İçimde sabahtan kalma bir kızıllık
Adını koyamıyorum bu gidişin...
Yanımda bir yol boyu yalnızlık
Anladım...Bir mevsimlikmiş güneşin...
Saklanıyorum...Yağmurların ıslandığı yerdeyim
Islanan bir ben değilmişim demek ki...
Aşka verdiğin değerdeyim
Bilir misin sen aşk ne demekti?...
Arkanda bıraktığın "enkâz" adlı eserdeyim...
Sevgi,sana harcanmış kuru bir emekti...
Ötemde bir gül durur
Sen gittin o gül kaldı dileğimde...
Gözlerin beni savurur
Bakışların boğuldu gözlerimde...
Esme artık ne olur!
Rüzgârlar üşüdü yüreğimde...
Söndü ışıklar,bülbüller çığlıkta
Tükendi gülde sakladığım mermim...
Sözlerin sahte,sözlerin sığlıkta
Derinlerde gezen bendim...
Yüzün güneşi görüyor ama yüreğin karanlıkta
Sana aydınlık kadar uzakmış sevgim...
Boşluğa dokundun sen,boşluğa erdin
Aynalar utandı,aynalar eğildi...
Yüreğimdeki okun ucunda sevgin
Erdiğin boşluğa yöneldi...
"Bak,bensizde yaşıyorsun" dedin
Oysa yaşamak sadece nefes almak değildi...
Yollar düşüyor şimdi gözlerimden
Meğer ayrılık baş adındaymış...
Hayâller izne ayrılıyor sözlerimden
Bilemedim,aşkın Anka kuşunun kanadındaymış...
Bir yangın inşa ettin közlerimden
Senin sevdan bir ateş tadındaymış....
Dikenler batmış ellerine
Anka`dan duydum
Üzüldüm...
Seni doldurdum o an avuçlarıma
Bilmem,dualarım sana yetişir mi?
Bir umut yanaştı parmak uçlarıma
Yarama parmak bassan ellerin iyileşir mi?..