ÇILGINLAR MEKANI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ÇILGINLAR MEKANI

ÇILGINLAR MEKANINA HOŞ GELDİNİZ.. ARADIGINIZ TÜM OYUNLAR, YAMALAR, HİLELER BURADA
 
AnasayfaKapıLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Ağızdaki Taşın Hikmeti

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin
Admin
Admin


Erkek
Mesaj Sayısı : 108
Yaş : 33
Nerden : Diyarbakır
Lakap : Crazy
Kayıt tarihi : 08/02/09

Ağızdaki Taşın Hikmeti Empty
MesajKonu: Ağızdaki Taşın Hikmeti   Ağızdaki Taşın Hikmeti I_icon_minitimeÇarş. Şub. 11, 2009 9:08 am

Birgün Hazret-i Ebû
Bekr (r.a), hazret-i Fahr-i âlem
seyyid-i veled-i âdem Nebiyyi muhterem ve habîb-i mükerremin (s.a.v.)
huzûr-ı
şerîflerinde, se'âdetle otururlarken; Bir bedbaht kötü huylu kimse; bir
edebsizlik edip, Ebû Bekre dil uzatıp, yakışıksız sözler söyledi.
Hazret-i
Server-i kâinât; o edebsiz, Ebû Bekre edebsizlik etdikce; birşey
söylemez,
ba'zan da tebessüm eder idi. Hazret-i Ebû Bekr; o bedbaht ve edebsizin
edebsizliği
haddi aşınca; zarûrî olarak gadaba gelip, birkaç söz söyleyince;
hazret-i
Fahr-i kâinât, se'âdetle ve devletle yerinden kalkıp, gitdi. Hazret-i
Ebû Bekr
'radıyallahü teâlâ anh' Sultân-ı Enbiyânın ardına düşüp, yetişdi ve
dedi ki:


- Yâ
Resûlallah! Niçin, bir hayâsız, edebsizlik edip, gönül incitirken,
susu,
birşey söylemediniz. Şimdi, ben ona söyleyince, kalkıp, gitdiniz;
sebebi nedir.


Hazret-i
Fahr-i kevneyn ve Resûl-i sakaleyn 's.a.v.' buyurdu ki:


- Yâ
Sıddîk! O hayâsız ve bedbaht sana dil uzatmağa başladığı zemân,
Allahü
teâlâ bir melek gönderdi ki, o kimseyi karşılayıp, kovacak idi. Sen,
hemen
gadaba geldin; söylemeğe başladın. O melek gidip, yerine iblîs geldi.
İblîs-i
la'înin olduğu yerde, ben durmam.


Hazret-i
Ebû Bekr-i Sıddîk (r.a) ondan sonra, vaktli vaktsiz söz
söylememek
için, mubârek ağzına bir taş koyar idi. Ne zemân söz söylemek lâzım
gelse,
evvelâ fikr ederdi. Bir söz söyliyeceği zemân, o sözü kendi kendine
nice zemân
düşünür, tefekkürden sonra, mubârek ağzından o taş parçasını çıkarıp,
ne söz
söyliyecek ise söyler idi. Sonra o taş parçasını mubârek ağzına alıp,
tesbîh ve
tehlîl ile meşgûl olurdu. Kimseye, hayrdan ve şerden dünyâ kelâmı
söylemez,
eğer kat'î lâzım ise ve çok efdal ise, söylerdi. Yoksa, gecede ve
gündüzde tesbîh
ve tehlîl ile meşgûl idi.




Menakıb-i Çihar Yar-i Güzin
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://crazyscenter.yetkin-forum.com
 
Ağızdaki Taşın Hikmeti
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
ÇILGINLAR MEKANI :: Dini Bilgiler-
Buraya geçin: