Bir müslüman.
Bir
ateşperest. Birlikte çalışıyorlar. Namaz vakti.
Müslüman:
-Namaz kılacağım.
Namaz kılarken, bana ilişmiyeceğine dair söz verir
misin?
-Veririm.
Namaz....
Bir müddet sonra...
Ateşperest. İbadet zamanı...
-Şimdi sıra ben de,
ben ibâdet ederken, bana ilişmiyeceğine söz
verirmisin.
-Olur sana
ilişmem... Rahatça ibâdetini yapabilirsin.
Fakat ateşperest
ateşe tapmak üzere secdeye varınca, Müslüman hemen
üzerine atılır. Sözünde duramaz.. Tam o esnada şöyle bir ses
duyar:
- Söz verdiğin zaman sözünü yerine getir.
Bunun üzerine adama
ilişmeden geri çekilir. Sonra ateşperest
ibâdetini bitirdiğinde sorar:
-Evvela hücum ettin.
Sonra niye vazgeçtin?...
-Allah'dan başkasına
secde ettiğin zaman, dayanamadım, üzerine atıldım.
Seni öldürmek istiyordum. Fakat tam o anda :
-Söz verdiğin zaman
ahdini yerine getir, diyen bir ses, beni o
teşebbüsümden alıkoydu.
Bunun üzerine
mecûsi:
-Şimdi inandım ki,
asıl ve gerçek ilâh senin Rabbindir. Kendi düşmanı
için dostunu bile azarlıyor. İşte huzurunda müslüman oluyorum diyerek
kelime-i şehâdet getirir.